21 Aralık 2011 Çarşamba

Benim penceremden Sao Paulo!

Sao Paulo insanlariyla, trafigiyle, yemekleriyle, ickileriyle, danslariyla, havasiyla dinamik bir sehir. Geleli yaklasik dort ay oldu. Ben de yavas yavas ogrenmeye ve tanimaya calisiyorum. Her gecen gun kendi penceremden kendi gozlemlerimi sizlerle paylasmaya calisacagim. Umarim guzel bir yolculuk olur hepimiz icin.


Havasi cok guzel ve bir o kadar da yagmurlu. Tabi semsiye tasimayi sevmiyorsaniz ki ben:) Dunyanin en sacma icadi bence biraz zor oluyor islaniyorsunuz. Su anda mevsimlerden yaz. Eger yaz doneminde ziyaret etmek isterseniz yaz diye aldanmayin. Burada yazlari daha cok yagmur yagiyormus. Yaninizda mutlaka her zaman semsiye olmali.


Insanlari cok rahat. Bircok kulturu, dini, milleti icinde barindirmasina ragmen onyargisiz acmis kollarini herkesi kucaklamaya. Otobuste, markette odeme icin beklerken, restaurantta, sokakta, barda, arabanizi park ederken bircok insanla iletisim kurmaniz, tanismaniz cok kolay. O kadar konuskanlar ki bes dakika icinde konustugunuz kisi hakkinda bircok sey ogrenmeniz mumkun ve bu sasirtici geliyor insana. Herkes guler yuzlu. Umursamazliklari, hayati tiye almalari, agir kanlilik ve yavaslik belki sehrin zorlugundan, belki havanin sicakligindan belki de kisa bir sure oncesine kadar kesfedilmemisliginden geliyor olabilir. Dili konusurken sanki sarki soyluyor edasinda bir riitim tutturarak konusmalari daha samimi kiliyor onlari. Sinirlendiklerini konusmalarindan ve mimiklerinden anlamaniz cok guc.


Maalesef bizden farkli olarak soz verme ve zaman anlayislari cok farkli. Biz mesela bir yerde su saatte su gun bulasacagiz dedigimizde bizim icin kacinilmazdir. Gec kalirsak da arayip haber veririz ve bekledigimiz kisi gelmezse merak ederiz basina bisey geldi diye. Burada unutun. Diyelim arkadaslarinizla gelecek pazar icin bir hafta oncesinden plan yaptiniz. Eger bir daha onaylamiyorsaniz kesinlikle gitmeyin. Emin olun sizi davet eden bile evde degildir. Kapida kalirsiniz ve cok rahat bir sekilde ahhh ben onu unuttum lafiyla karsilasabilirsiniz. Eger Brezilya li bir arkadasinizla bulusacaksaniz diyelim saat 8 gibi anlastiniz. En az bir saat sonra gidin. Zaman ve soz kavramlari cok degisik. Biz burada dalga geciyoruz Brezilya sozu mu ya da Turk sozu mu diye:) Genelde kibar olmak icin ahhh hadi sunu yapalim tabi bulasalim cok samimi bir sekilde siz de inaniyorsunuz hatta sasiriyorsunuz ne kadar arkadas canlisi diye. Ama tanistiginiz kisinin size donus yapmasi cok buyuk olasilikla hic gibi...


Ben geldigimde Portekizce kursuna Faap Universitesinde basladim. Haftanin uc gunu derse gittim ve dersler ogleden sonralariydi. Eger siz de sabah insani degilim diyenlerdenseniz cok idael. Dersler bir bucukta baslayip aksam bes bucuga kadar suruyor. Okul vakif universitesi olup sehrin gobeginde. Ayrica universite kampusu icinde olmasi Brezilya'li ogrencilerle  daha kolay tanismaniz acisindan cok yararli. Her iki hafta da bir kulturel dersler de yer aliyor. Bir hafta Brezilya yemeklerini pisirmeyi ogrenme olabilir, diger hafta da samba dersi ya da Futbol Muzesi gezisi yer alabilir. Ben ilk kuru bitirdim ve cok memnun kaldim. Ucreti diger kaliteli okullara gore daha uygun ve var olan unuversite bunyesindeki dil kurslarinin en iyisi.


Trafik maalesef cok kotu. Yarim saatte gidebileceginiz bir yere zamana ve trafige bagli olarak yarim saat ve 3 saat arasinda varmaniz mumkun. Trafikte herkes sakin. O kadar alismislar ki beklemeye bence sabir ve sakin olmayi dogustan kazanilan bir ozellik degil de sehrin zamanla ogrettigi dogal bir kazanim.


Tren ve metrodan cok daha fazla Amerika gibi arabaya yatirim yapilmis bir ulke olsa gerek ki toplu tasima cok kotu. Tabi araba sayisi artmasi trafigi daha da felc ediyor. Ilginc olan bir uygulama getirmisler bu durum karsinda. Rodizio gunleri var. Eger arabanizin plakasi 0 ve 1 ile bitiyorsa Pazartesi gunleri arabanizi sabah 7 - 10 arasi ve aksam 5 -8 arasi trafige cikartamiyorsunuz. 2-3 ile bitiyorsa Sali, 4-5 ile bitiyorsa Carsamba, 6-7 ile bitiyorsa Persembe ve 8-9 ile bitiyorsa Cuma gunu maalesef dikkatli olmamiz gerekiyor ceza almak istemezsek:)


Metro Turkiye'de daha cok trafige girmeden en kestirme ulasim aracidir. Ancak burada eger aksam 6 gibi metroyu tercih ediyorsaniz ve bircok hatta ulasimi olan kirmizi line Se'de bekliyorsaniz kolay gelsin. Cunku ben ilk metroya girdigimde trenin onune gelebilmek icin en az 40 dakika bekledim ve tabi bu surede trenleri saymam icin epey zamanim oldu. Abartmiyorum 22. trene bindim:)


Ilk geldigim gunlerden biriydi. Arkadaslarla birseyler yemegi dusunuyorduk. Sonra Brezilya'li arkadas dediki hadi pastahane'ye gidelim. (Paderia) Tabi bizim Turkiye'deki pastane mantigini dusunursek tatli ya da aperatif seyler geliyor insanin aklina. Buradaki pastahaneler ayni bizim lokanta ve pastahane birlesimi seklinde. Her cesit menu, yiyecek mevcut. Eger gelirseniz merkezde Bella Paulista'yi mutlaka deneyin. Hem zengin ve alternatifli yemekleriyle hem kurabiye. pogca(folhado) ve tatlilariyla hem de sicak ortamiyla cok memnun kalacaksiniz. Ayrica inanilir gibi degil ama 24 saat acik. Eger siz sabah kahvalti icin gitmeyi dusunuyorsaniz yan masanizda yuksek sesli konusan yari sarhos bardan ya da kluplerden cikip uyumadan once biseyler yemege gelen gencleri gormeniz cok dogal. Cunku burada gece hayati sabah 6 ile 8 arasinda sonlaniyor.


Eger pilav ve kuru fasulye ile probleminiz yoksa burada yemek bakimindan hic zorluk cekmezsiniz. Her ogun hemen hemen tuketilen ikili. Pilavlari bizimkinden farkli olarak sarimsak ve soganla pirinci kavurup sonra su ekleniyor ve defne yapragiyla essiz bir koku ve tat veriyor. Kuru fasulye ayni bizdeki mantik etle ve pilav ustu olarak cesitli yemeklerin yaninda daimi servis ediliyor. Kolelerin geleneksel yemegi olup varligini gunumuze kadar koruyan bir ikili. Bir sonraki yazimda Brezilya pilavi ( arruz) ve kuru fasulyesi (Feijoada) nasil yapilir detayli olarak tariflerini sizlerle paylasacagim.


Ickilerinden bahsedersek sek ictikleri seker kamisindan yapilan cachaça basta geliyor. Limon, bal ve cesitli baharatlar eklenmis aromalari da mevcut. Caipirinha ise benim favorim. Dilerseniz votka'yla dilerseniz beyaz sarap, sanpanya ile ya da sake ile hazirlayabilirsiniz. Dilediginiz meyveyi sekerle ezip cilek, limon, kivi, kiraz, kavun, karpuz, muz gibi ne geliyorsa akliniza sonrasinda istediginiz alkolu secip ornegin votka buzla karistiriyorsunuz. Ickiniz hazir... Sonraki yazilarda cesitli aramo tariflerini ekleyecegim:) Serefe!


 Hepinizin yeni yili kutlu olsun! Benim icin bol bol kebap, cig kofte yeyin, salgam ve  raki icin:)


Sevgiler!


Esra Serpen

3 yorum:

Adsız dedi ki...

guzel paylasim, kizlari yazmamissin, butun yaziyi onlar icin okudum buyuk hayal kirikligina ugradim, neticede benim pilav ve kuruyla derdim yok, plakayada son numaraya ben turk usulu bisey yaparim 7gun24 saat cikarim,sen orasini merak etme :)))

Gorusmek uzere
dogan tg

Unknown dedi ki...

Mrhb , blog çok keyifli .. Kasım da 1 ay Brezilya dsaydım .. SP , Rio , Foz DE Iguacu , curitiba, Floripa ve dönüşte son 5 gün SP . Gercekten büyük ve kalabalık . Turist olmak avantaj , hep derim (; Istanbul da tourist olarak yasamak varmış , büyük sehırler başka türlü cekılmıyor.. Ben kaptanım ve 50 ye yakın ülke gezdım , ıs harıcı ılk kez brasıl de kaldım .. Brezılya da

Luciane Köşlü dedi ki...

Sao Paulo asla uyumuyor ... bir çok şeyler 24 saat açık. Ah Feijoada çok özlüyorum. İzmir'den Brezilyalı bir selam var !

Luci